ULAK, Türkiye’nin İletişim Gücünün Kuvvetlendirilmesi için Yaptığı Çalışmaları Anlattı

ULAK Haberleşme A.Ş. (ULAK), 21 Haziran’da, Ankara’da düzenlediği; “Türkiye’nin 5G ve Ötesi için İletişim Gücü” konulu basın toplantısıyla 4.5G kullanımı, 5G çalışmaları ve diğer projeleri hakkında bilgileri kamuoyuyla paylaştı. Etkinlikte ayrıca, ULAK ve Türksat arasında, ULAK MAYA Sistemlerinin Yaygınlaştırılmasına Yönelik Stratejik İş Birliği Anlaşması da imzalandı.

Toplantıya; Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, ULAK Yönetim Kurulu Başkanı ve Savunma Sanayii Başkan Yardımcısı Dr. Celal Sami Tüfekçi, Savunma Sanayii Başkan Yardımcısı Mustafa Murat Şeker, Savunma Sanayii Başkan Yardımcısı Harun Çelik, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu İkinci Başkanı Figen Kılıç, ASELSAN Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Prof. Dr. Haluk Görgün, Türksat Genel Müdürü Cenk Şen ve ULAK Genel Müdürü Dr. Ali Metin Balcı’nın yanı sıra birçok basın mensubu katıldı.

Toplantının açılışında, Dr. Balcı, ULAK’ın kuruluş süreci ve faaliyetlerini anlatan bir sunum yaptı. 2013’te başlatılan ULAK Dördüncü Nesil (4G/LTE) Haberleşme Teknolojisinin Geliştirilmesi  projesinin bir milat olduğunu belirten Dr. Balcı, artık bunun bir Ar-Ge projesinden çıkarak ticari bir ürün projesi haline geldiğini belirtti. Bu kapsamda, 2017 yılında, Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) öncülüğünde ULAK’ın kurulduğunu ifade eden Dr. Balcı, sunumunda şu noktalara dikkat çekti: “ULAK ile şu anda 4.5G üzerinden iletişim sağlayabiliyoruz. EVRENSEL projelerimiz kapsamında kurduğumuz ULAK Baz İstasyonları, şu anda 667 sahada halkımıza 4.5G hizmeti veriyor. Yurt dışına yönelik iki ülkeye teklif verdik; bir ülkede, yaklaşık 10 aydır başarılı olarak testlerimizi gerçekleştiriyoruz. Taşıyıcı şebekede, MİLAT Ağ Yönetim Sistemi (MAYA) ürünümüz var. Çekirdek Şebeke ve Yönetim Katmanı olarak da 5G çalışmalarımızı desteklemek amacıyla ÇINAR projemizi gerçekleştiriyoruz. Biz, boşa geçirdiğimiz her bir dakikanın, memleketimizdeki millilik ve yerlilik çalışmalarının aleyhine işlediğine inanıyoruz. Bu kapsamda da 5G ve ötesine doğru olan iletişim alt yapılarında, kendimize özgün nasıl çözümler bulmak için ekosistemimizle birlikte çalışıyoruz. Uçtan uca güvenli, akıllı, yönetilebilir ve milli bir ağ altyapısı geliştirmeyi hedefliyoruz. Bu konuda yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır. ULAK, kamu ve telekom operatörlerinin, iletişim ve bilişim altyapılarına yönelik sürdürülebilir çözümler sunmaya hazırdır. 4.5G’de sahada olmayanların, 5G’de başarılı olma şansının çok az olduğu, bugün bir gerçek olarak karşımızda duruyor. Bunun için de ULAK olarak kazandığımız yeteneğimizi, mümkün olan azami seviyede sahada yaygınlaştırmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”

ULAK’ın Ekosistemini Büyütme Hedefi

Dr. Balcı’nın ardından söz alan Dr. Celal Sami Tüfekçi, ULAK’ın bu işi tek başına yapmadığını belirterek, 100’ün üzerinde firmanın oluşturduğu güçlü bir ekosistemin bu başarıdaki rolüne dikkat çekti. Uluslararası alanda bu sektörde faaliyet gösteren ekosistemdeki firma sayısının 5.000’i aştığını belirten Tüfekçi, ULAK’ı da bu noktaya taşımak için çabaladıklarını vurguladı. Dr. Tüfekçi, ayrıca şunları kaydetti: “ULAK özelinde, performans olarak yabancı ürünlerle eş, bazı durumlarda onlardan daha iyi performans sergileyebiliyoruz. Aynı zamanda, yazılımlar elimizde olduğu için de çok daha geniş bir parametre setiyle çoğu zaman diğer rakip ürünlerden daha iyi performans sergileyebiliyoruz.”

“İş Birliklerine Açığız”

Toplantı, Prof. Dr. İsmail Demir’in konuşması ile devam etti. Prof. Dr. Demir, konuşmasında şunları kaydetti: “Savunma kavramı, artık sadece silahlı kuvvetlerimizin teçhizat ve modernizasyon işlerini karşılayan bir kavram değil. Haberleşme ve sağlık gibi alanlarda, silahlı kuvvetleri destekleyen teknolojilerin de ülke güvenliği altında değerlendirilmesi gerekiyor. Bu kapsamda, [ürün olarak] ULAK, önemli bir rol oynuyor. ULAK’la hem savunma alanında; harekât sahasında haberleşmenizi sağlayacak unsurları emniyete almış oluyoruz hem de sivil kullanımla ilgili sürdürülebilirliği gündeme getirmiş oluyoruz. Bu ürünü geliştiren ve piyasaya sunan taraflar olarak, eksik olsun, bizim olsun yaklaşımında hiç olmadık. Saha kullanımı ve oradan geri gelen beslemeler, her üründe olduğu gibi son derece önemli. Bu açıdan da ULAK’ın kullanımı ve kullanımının yaygınlaştırılması, son derece önemli. Kullanım sırasında, rekabet koşulları gündeme geldiğinde, dünya devi olan şirketlerin müthiş bir fiyat kırma ve rekabet oluşturma yaklaşımlarında dahi, bir devlet kuruluşu olarak, gerekirse belli sübvansiyonlar yaparak bu ürünü ayakta tutmak gibi bir iradeyi çoğu zaman ortaya koyduk. ULAK’ın diğer önemli tarafı da Ar-Ge’nin ölüm vadisine düşmesine müsaade etmeden şirket kurulumuna gitmesi ve bu yapının ayağa kaldırılması. En iyisi olmak için çalışmak gerektiğine inanıyoruz. Biz, korumacı bir yapıda değiliz. Türkiye’de etkin yabancı şirketlerle iyi niyetli ve kazan-kazan prensibine dayanan iş birliği ve ortaklıklara hazırız. Bu yöntemle sadece Türkiye’ye değil dünyaya açılmaya yönelik bir çaba gösterileceğini belirtmek istiyorum. Bu bir teknoloji yolcuğudur, biz bu noktada çok kararlıyız.”

Prof. Dr. Demir’in konuşmalarının ardından, toplantı, soru-cevap bölümü ile devam etti. “ULAK’tan elde ettiğiniz tecrübeyi bundan sonra hangi alanlara taşımayı düşünüyorsunuz?” sorusuna, Prof. Dr. Demir şöyle cevap verdi: “Ar-Ge çalışmaları, bizim sürekli gündemimizde. Savunma sanayisinde üretilen teknolojilerin; sağlık, ulaştırma ve iletişim gibi sivil kullanıma doğru yönlendirilmesi için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Oluşan yeni fikirlerin hayata geçmesi için destek vermeye hazırız. Biz, desteğimizle [ürünün olgunlaşmasında rol alırız] ama bu fikirler, projeler yürümeye başladığında, biz, kendi işlerimize dönüp yenilerini devreye koymakla ilgili bir strateji içinde bulunmaya devam ederiz.”

IDEF’te İmzalanan Anlaşmalar, Meyvelerini Verdi

Dr. Balcı’ya iletilen bir soru ise ULAK’ın, IDEF 2019’da imzaladığı iş birliği anlaşmalarının yansımaları oldu. Dr. Balcı, soruyu şöyle yanıtladı: “Bazı anlaşmalarımız ve çalışmalarımız uzun dönemli iken bazılarının ise hemen sonuçlarını almaya başladık. Yaptığımız anlaşmalardan bir tanesi; MAYA’nın Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi’nde bir platform olarak kullanılmasına yönelikti. Şu anda, yaklaşık 15 tane firmamızın siber güvenlik ürünü, MAYA’nın üzerinde çalışıyor. IDEF’te, TUSAŞ ile LTE Haberleşme Yetenekli İnsansız Hava Aracı (İHA) Tasarımı ve Üretilmesine İlişkin İş Birliği Anlaşmasını da imzaladık. Bu konuda çalışmalarımız devam ediyor. İHA platformuna bu yeteneği kazandırdığımızda, komuta kontrol merkezi olmasını ve gittiği yerde hareketli olarak bir kapsama alanı oluşturmasını sağlamış oluyoruz. Bu da operasyonel olarak ciddi ihtiyaçlara cevap verecek. Biz buna benzer yeteneği, ASELSAN’la birlikte, araçlar üzerinde ULAK baz istasyonunu kazandırarak gerçekleştirdik. Elektronik komponentlerin üretilmesine yönelik çalışmalarımızda, daha uzun soluklu süreçler olacak. Diğer yandan, MAYA platformumuza yapay zekâ yeteneğinin kazandırılması faaliyetlerimiz de devam ediyor. Çünkü biz, MAYA platformu ile ağları tamamen kontrol edebiliyoruz. Bu topladığımız verileri yapay zekâyla birleştirdiğimizde, tüm dünyayla eş zamanlı olarak otomize edilmiş ağ yeteneğini kazanmış olacağız. Fakat buralardaki yaklaşımımız şu; biz, herhangi bir şekilde 5G çalışmalarımızı geciktirmek istemiyoruz. Yol haritamızdaki bu tür konuları, ekosistemimizle birlikte çalışmaya devam ediyoruz.”

Etkinlik, ürün demolarının gerçekleştirilmesi ve ULAK Merkez Ofisi 5G Laboratuvarı ziyaretiyle son buldu.

“Kaynak: http://www.savunmahaber.com/ulak-turkiyenin-iletisim-gucunun-kuvvetlendirilmesi-icin-yaptigi-calismalari-anlatti-2/

Dijital Gündem

BEDAVA
İNCELE