Turkcell karbon ayak izini azaltmayı hedefliyor

Turkcell, Mobil Dünya Kongresi’nde imzaladığı iş birliği anlaşmaları ile sürdürülebilirlik alanında Huawei ile birlikte çalışacak.  Dünyaya katkı sağlayacak bu iş birlikleri, enerji verimliliğini artırmadan yenilenebilir enerjiye kadar farklı başlıkları kapsıyor.

Dijital Operatör Turkcell, Mobil Dünya Kongresi’nde imzaladığı iş birliği anlaşmalarıyla sürdürülebilirlik ve enerji verimliliği konularındaki faaliyetlerini ve pozitif katkısını güçlendirmeye devam etti. Uluslararası teknoloji şirketleri ile gerçekleştirilen bu iş birlikleri sayesinde Turkcell, 2050 yılına kadar karbon nötr olma hedefine doğru yeni adımlar attı.

Turkcell’in Huawei ile imzaladığı iyi niyet anlaşmalarından ilki, Huawei‘nin düşük karbon teknolojisine sahip, enerji verimliliği yaratacak çözümlerini Turkcell’in şebekesinde deneyecek. Çıkan sonuçların değerlendirilmesinin ardından bu ve benzer ürün gruplarında iş birliklerinin arttırılması için çalışmalar devam edecek.  Turkcell bu iş birlikleri sayesinde sürdürülebilirlik vizyonuna uygun şekilde enerji verimliliğini arttırarak karbon ayak izini düşüren çalışmalara devam etmeye amaçlıyor. 

İmzalanan ikinci anlaşma ise güneş enerjisi alanındaki faaliyetleri kapsıyor. Turkcell Enerji ile Huawei, mesken ve kurumsallara ait lokasyonlara güneş enerji projelerinin kurulması, müşterilerin ihtiyaçlarına basit ve etkili çözümler üretilmesi, yetkin bir iş modelinin yaratılarak müşterilere kaliteli hizmet sunulması gibi konularda iş birliğine ve görüşmelere açık olacaklarını taahhüt etti.

Turkcell Yönetim Kurulu Başkanı BülentAksu, imzalanan iş birliği anlaşmalarına ilişkin şunları ifade etti:“Turkcell olarak işimizin çevresel, sosyal ve yönetişim boyutlarının evrensel düzeyde değerli olması için çalışıyoruz. 2050 yılına kadar karbon nötr olma hedefimize ulaşma doğrultusunda kararlılığımız sürüyor. Sürdürülebilirlik konusunda attığımız adımlar; bir yandan ülke emisyonlarını azaltmaya katkı sağlarken, diğer yandan yeni ürün, hizmet ve istihdam alanlarının tasarlanmasını sağlayacak. Türkiye’nin uluslararası rekabet gücünü koruyabilmesi, iklim değişikliği konusunda atacağımız seri adımlara bağlı. Bu anlamda ülkemizde her sektörde, her alanda yenilikçi ve bu dönüşüme katkı sağlayacak somut adımlara ihtiyaç duyuyoruz.”